Aşırı susama (polidipsi) genellikle vücudun sıvı dengesinin bozulduğuna işaret eder ve altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. En yaygın nedenlerden biri diyabet hastalığıdır. Diyabet hastalarında kandaki yüksek glikoz seviyesi, vücudun sıvı kaybetmesine neden olur ve bu da susuzluk hissini artırır. Hem Tip 1 hem de Tip 2 diyabet bu duruma yol açabilir. Ayrıca, şeker hastalığına bağlı olmayan diabetes insipidus, vücudun sıvı dengesini sağlayan hormonların işlev bozukluğuyla ortaya çıkar ve bu da aşırı susamaya neden olabilir.
Aşırı susama, böbrek fonksiyon bozukluklarının bir belirtisi de olabilir. Böbreklerin yeterli düzeyde çalışmaması vücutta sıvı kaybına yol açar ve kişi daha fazla su içme ihtiyacı hisseder. Ayrıca, aşırı terlemeyle sonuçlanan egzersizler, sıcak havalarda aşırı sıvı kaybı veya ishal gibi durumlar da vücudun susuz kalmasına neden olabilir.
Bazı ilaçlar, özellikle diüretikler (idrar söktürücüler), aşırı sıvı kaybına neden olabilir ve bu da artan susuzluk hissine yol açar. Psikojenik polidipsi adı verilen, özellikle bazı psikiyatrik hastalıklarda görülen bir durum da aşırı su içme isteğiyle karakterizedir. Bu durumda kişi, fiziksel bir nedenden ziyade psikolojik sebeplerle sürekli su içme ihtiyacı hisseder.
Susuzluk hissinin altında yatan sebebi anlamak için susamaya eşlik eden diğer belirtiler de önemlidir. Örneğin, sık idrara çıkma, ani kilo kaybı, baş dönmesi veya halsizlik gibi belirtiler varsa bir sağlık profesyoneline danışmak gereklidir. Bu tip belirtiler ciddi sağlık sorunlarına işaret edebileceğinden, erken tanı ve tedavi önem taşır.